FUAYE
Ask
Mehtubu
Ingilizceyle
bi karsilastirin
Beyitler
Kiz
isteme
Lale
isimlerine bakiniz
Basarinin
anlami
Capanoglu
cikar
Fasulye
Hayran
Trajikomik
bir cenaze(ing)
Ince
Memet
Kahvenin
Hatiri
Kanagin
Sahibi
Babaya
Hediye
Sabir
Canagi
Sari
Cizmeli Mehmet Aga
Tavsanin
Tezi
Ye
Mehmet Ye Devri,
Ertugrul
Bey'in nasihati
Hukumdar
Hikayecikler
|
Kahveci Geldiiii!!!!
Folklorumuzda kahve ile alakali ne guzel manzum sozler vardir;
insan okudukca kahve ve kahvehane kulturunun, bu yolda olusmus geleneklerin,
kahve icmeye dair rituellerin, tesrifat ve gorgu kaidelerinin cokluguna
sasip kalir. Su beyitleri okuyalim:
Gonul ne kahve ister ne kahvehane
Gonul ahbab ister kahve bahane
* * *
Ehl–i keyfin keyfini kim yeniler kim tazeler
Taze elden, taze pismis, taze kahve tazeler
* * *
Kahvenin yuzu kara, kim demis ki icilmez
Gonlu ak, dili tatli, hatirindan gecilmez
* * *
Kahve–i ru–siyahim sifa verir bedene
Hak lanet eylesin tutunu icad edene
"Kahve ile tutun, keyifler butun" sozunu yahut, "Kahvenin yuzu karadir;
ama yuz agartir"
Biz son Istanbul efendilerinden olan degerli hocamiz Orhan Okay Beyefendi'den
dinlemistik.
Evvel zamanda genclerden birinin bir kasabaya yolu dusmus. Kasabanin
kahvehanesinden iceri girince kar ve tipiyi disarida birakmanin sevinciyle
canli bir selam vermis:
– Esselamu aleykum!
Kahvenin peykelerinde oturanlardan ancak birkaci baslarini dama yahut
satranc tablalarindan kaldirmadan soyle yan gozlerle gelene bakip kendi
hallerinde oyuna devam etmisler. Delikanli selaminin itibarsizligina biraz
alinmissa da su sicagin keyfini cikartmak lazim diye esige yakin bir yerde
paltosunu cikarmis, bir iskemle cekmis ve oturup ocaga seslenmis:
– Bana bir sade kahve!
Bu soz uzerine kahvehanedeki adamlardan, hatta ihtiyarlardan birkaci
baslarini cevirip,
– Ve aleykum selaaaam delikanli!
– Disarisi cok soguk galiba!
– Bir sade kahve icini isitir, gibi sozlerle selam alip mukabelede
bulunmuslar.
Delikanli kahvesini bitirdikten sonra cevresine bakmis, yine kimsenin
onunla ilgilendigi yok. Cani sikilmaya, saatler ilerlemeye ve gozlerini
uyku bastirmaya baslayinca belki uykusunu acar diye yeniden kahve istemeye
karar vermis:
– Efendi! Bana bir sade kahve daha!
Bu soz kahvehanede muthis bir kipirdanmaya sebep olmus ve evvelce selamini
alanlar bu sefer iskemlelerini alip delikanlinin cevresine sokulmuslar:
Eee! Hosgeldin. Anlat bakalim yigidim. Kimsin, kimlerdensin, nereden
gelirsin, nereye gidersin yollu sorular ve ardindan hemen koyulasiveren
sohbet. O sirada delikanli halinden ve gordugu ilgiden gayet memnun herkese
bir ikramda bulunmak istemis:
– Garson, herkese benden birer cay!
Derginin ikinci sayfasinda 'Kulluk Beyannamesi' yer alir:
Kulluk bir kahvedir.
Kahve deyip de gecmeyelim.
... Anadolu koyunun hakiki mabedi kahvedir.
Kahveci, mabedin tesrifatcisi.
Kahve er meydanidir.
Mahsulun gidisati kahvede konusulur.
Kiz kacirma haberi kahveye gelir.
Filan vuruldu, kahvede duyulur.
Vergi memuru kahveyi ziyaret eder.
Muhtar kahvededir.
Tarihte tekkelerin yegane ciddi rakibi kahveler olmustur.
1940 harbi Turk koylusu tarafindan kahvenin hoparlorunden dinlendi.
Kahve harman zamani, ekin zamani bosalir.
Kahveci ekseriya hem berber, hem sairdir.
Lafin kisasi kahve koyun stratejik merkezidir.
(...)
Kulluk bir kahve ismidir demistik, Kulluk bir istikamettir de.
Bugunun sairi halkla temasa gecmenin sirrini bir kahvenin tavaninda
bulacaktir.
Kulluk, buyuk bilmeceleri halletmek isteyenlerin mecmuasi, bu gayrete
malik olanlarin kahvesidir."
Aaah!.. Nerede o eski kahvehaneler?!..
NAZM
Kahvelerim pisti gel
Cezvelerim tasti gel
Iyi gunum dostlari
Kotu gunum gecti gel
Muallim Naci
|